Trabzonspor, geçen sene Ersun Yanal'ı göndermekle tarihinin en büyük hatalarından birini yaptı. Yanal belki henüz bir şeyleri oturtmuş değildi ve takımı çok kısır bir futbol oynuyordu ama en azından iştahlı, çok koşan ve disiplinli bir ekip vardı sahada. O gittikten sonra bıraktığı takım sezonu gayet iyi bir yerde tamamladı ve sürpriz galibiyetler aldı yardımcı hocayla ama yönetim onu da gönderip 1986 Dünya Kupası'nda yarı final oynayan unutulmaz Belçika takımının oyuncularından Hugo Broos'u getirdi. Broos kariyerinde parlak sezonlar da olmasına karşın son yılları pek verimli geçmemiş bir isim. Ama Trabzon'da da, ta Pfaff zamanından beri bir Belçika hayranlığı var, bunu biliyoruz. Birkaç tane Belçikalı hoca da çalıştı bu kulüpte (ne alâkaysa?) ve şimdi sıra Broos'ta.Kadro geçen yıla nispetle büyük ölçüde muhafaza edildi, hatta birtakım takviyeler söz konusu. Eldeki oyuncu topluluğuna baktığımızda fena görünmüyor ama önemli olan, teknik direktörün en fazla verim alacağı oyun şablonunu takıma monte etmesi. Bunu hazırlık döneminde yapıp yapamadığını da bu geceki Sivas maçından başlayarak göreceğiz.
Trabzon'un hiçbir maçını seyretmedik ama muhabirlerden duyduğumuz kadarıyla takım 442 oynuyor. Aslında bundan daha uygun olanı geçen yıl Yanal'ın oturtmaya çalıştığı 433 ya da benim kanaatimce 4411 ama Broos da sonuçta kendi bildiğini okuyacaktır. Kalede Sylva ve Tolga Zengin var, dolayısıyla bir sorun olmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Savunmanın sağında Serkan ve Tayfun, solda (bence) müthiş transfer Ferhat ve Cale; göbekte ise Song, Giray ve Egemen'i görüyoruz. Broos'un ilk akıllı hamlesi, yönetimin inanılmaz bir ahmaklık, nankörlük ve kıymet bilmezlikle (maç başına para aldığı için) geçen yıl son haftalarda kadroya aldırmayıp göndermeye çalıştığı Song'u tekrar takıma dâhil etmek oldu. Song-Egemen ikilisi belki kazma ama çok sert, çabuk ve (artık) uyumlu bir ikili. Bozmamak lâzım. Sonuç olarak savunmada herhangi bir sorun yok diyebiliriz.
Ön liberoda Ceyhun Gülselam geçen yılın son haftalarında kalitesini gösterdiği birkaç iyi maç oynadı ve bence (millî takıma da seçilen) bu oyuncunun üzerinde durmak gerekir. Uzun boylu, yer tutmasını bilen, ikili mücadelelerde yılmayan sağlam bir oyuncu. Ayağı da fena değil. Tjikuzu da orası için bir alternatif. Merkez orta sahada ise 2 teknik ve akıllı oyuncu, Selçuk ve Colman var. Herhangi birini ya da 433'te ikisini birden oynatmak mümkün. Ama bence birini oynatıp önlerinde Alanzinho ya da Zafer Yelen ile 4411 şablonu uygulanmalı. Hoca daha iyisini bilir elbette.
Sağ kanatta dünyanın en iyi ve en yaratıcı kanat oyuncularından Yattara, solda ise Gabric var. Her iki kanat için de Barış ve Engin yedek olabilir. Forvette ise Gökhan ve Umut ikilisini görüyoruz. Bence Umut tek forvet (arkasında Alanzinho ya da Zafer) olarak oynatılıp Gökhan yedek olmalı. Çünkü Gökhan hem pres yapmayan hem de tek forvet oynamasını beceremeyen bir oyuncu. Ayrıca bencil, hiç tutmuyorum kendisini.
Netice itibarıyla Trabzon'un son derece kimyası düzgün bir kadrosu var, kalite olarak da hiç fena değil. Teknik direktörün tercihleri ve bilgisi bu takımdan maksimum verim almaya yeterse ilk 3'ü zorlayabilirler. Ama bence yönetimleri tam bir skandal, bir şey yapıp takımın havasını bir şekilde bozacaklardır.
11 yorum:
Bence bir tane golcü almaliydilar... Onun disinda dediginiz gibi kadro hakikaten fena sayilmaz...
Belki önliberoya da Tjikuzu degil de daha iyi bir isim alinabilirdi...
Hiç izlemediğiniz bir takım hakkında 3 ay önceki bilgilerle yorum yapmak pek sağlıklı değil bir kere.
Ersun Yanal yorumunuz bence daha bir skandal olmuş. Bunu özellikle önümüzdeki haftalarda daha net bir şekilde görücez.
Takım 442 falan oynamıyor, 451 oynuyor ve Gabricle birlikte bu sistem ideal görünüyor.
Song konusunda yönetime b.k atmadan önce Song'un 2. yarı performansı hakkında bilginiz var mı merak etmekteyim ki bu bile tavrı haklı çıkarmaz.
Ortada Colman- Selçukdan biri yedek olmalı evet. Zafer bir sürpriz yapabilir.
Sivas maçında eksikler ortaya çıkacaktır.
Son olarak golcü şart!
@iceman
hiç izlemediğin bir takımın "şu an oynamakta olduğu futbolla" ilgili yorum yaparsan sağlıksız, evet. ama benim yaptığım yorum, ilk 11'den 9'u değişmeyen bir takımın "oyuncu profilleri ve takım kimyası" ile ilgili bir yorumdur ki, bu da senin söylediğinin aksine gayet sağlıklıdır. sen nereden bakmak istiyorsan oradan bakıyorsun.
442 ve 451 konusunda benim bir bilgim olmadığını, trabzonu takip edenlerin söylediğini söyledim. yoksa benim düşüncemin de 451 olduğu orada yazıyor zaten.
ersun yanal konusundaki yorumumda ısrarlıyım. sen, sana hiçbir şey söylenmemişken şövalyeliğe soyunup skandal gibi kelimeler kullanacağına kendi yorumunu yap, istersen benimkini de eleştir ama doğru düzgün eleştir. bu konuda kimin haklı çıkacağını göreceğiz.
song'un ikinci yarı performansını da gayet iyi biliyorum, blogun geçmiş postlarında geçen yıl seyrettiğim en az 25 trabzon maçının yorumları mevcut. eğer bir yönetim o yüzden kadro dışı bıraktıysa o daha rezalet, performans yüzünden 18 dışına mı atılır topçu? hadi attın diyelim, adam olup kararının arkasında dursunlar o zaman.
dediğim gibi herkes eleştirmekte özgür. herkesin fikri kendinedir. ama sana şunu söyleyebilirim, nick'inin hakkını veren tarzda bir yorum yazmışsın. bir dahaki sefere bu tip yorumları silip cevap yazmayacağım.
@gündüz feneri
Öncelikle şu blog aleminin nadir Trabzonsporlu yazarlarından biri olarak başkalarının Trabzonspor'u değerlendirmesinden özel olarak mutluluk duyuyorum ve bu yüzden yazı için teşekkür ederim.Arada bir kaç önemli yanlış ve bir çok da uyuşmadığımız nokta var onları belirtmek istedim.
Öncelikle takım ıce-man'in de dediği gibi 4-4-2 değil 4-5-1 oynaycak ve 4-4-2 oynanan tek hazırlık maçından sonra da broos oynuyamıyoruz şu an bu taktikle demişti. Artı geçen sezon 4-3-3 ya da 4-4-1-1 de oynamadık. Aslında geçen sezon bir taktik çerçevesinde de oynamadık. Alınan 21 oyuncuya rağmen kadroda tek sol açık bile olmaması yüzünden. 4 defans onlerinde hüseyin,onun önünde selçuk ve colman(sola yakın ve bıraz daha önde ama ne sol açık ne ofansif orta saha) sağ kanatta yattara(amr tabir ettiğimiz noktada tam olarak,tam olarak orta sahanın sağı da değil 4-3-3'ün kanatı da olacak kadar ileriye yakın değil), forvette de gökhan umut ikilisi ama birisi sola daha yakın diğeri merkez santrafor olarak oynadık tam olarak. Yani bildiğiniz 21 oyuncuya rağmen sistemsizlik hakimdi takıma.
Song konusunda da malesef karşıt düşüncelerdeyiz, ben Song'u ilk günde beğenmiyordum hala beğenmiyorum ve song'un kadroda olması bonservisine 4.5 milyon verilen Alan ve bir yabancının daha kenarda oturması demek. Diğer yandan Giray gibi jenerasyonunun en iyi stoperlerinden birinin de harcanması demek. Ayrıca gçen sezonun sonunda oynatılmamasının sebebini illa gönderilmesi olarak algılamak da yanlış.Zira berbat bir 2. devre oynadı ve o dönemde dinlendirilmeliydi. Aynı zaman uefa garanti gözüküyor, şampiyonlukta uzaktı. Takımdan gönderilmek istendi ama takımda kalması Broos'un istemesinden çok Song'un kendine uygun takım bulamamasıdır.
Colman ve Selcuk konusunda ben ikisinin de oynaması yonunde oyumu kullanıyorum. Hele ki tjikuzu ve bu ikiliden birini seçip Alanzinho'yu oynatmak büyük bir hata olacaktır ki bunu da Yattara ve Alan'ın oyun stillerini bilerek söylüyorum. Ayrıca Yattara'nın halen yabancı kontenjanından çıkarılamaması bu yolu epey tıkıyor.
Gökhan konusunda da epey farklı dusunuyoruz. Umut çok dengesiz ayakta kalmakta güçlük çeken ve koşabilmek dışında bir özelliği olmayan bir oyuncu. Gökhan ona oranla duvar olmayı çok daha iyi becerebilen ve son vuruşları da aslında çok daha iyi olan bir isim. Vücüt dengesi bile Umut'tan daha ön planda olmasını sağlıyor ama tabiki gönül ister ki Tekke ya da o ayarda bir forvet olsun ve bence çok etkileyici olan kadro ve futbol yalan olmasın...
saygılar...
aynı kadrolardan aldığınız sonuçlar ya da ortaya çıkardığınız tablo TDye göre değişir.Yanal'ın Trabzonsporu üzerinden Broos'un Trabzonsporu hakkında yorum yapmak yine de bana doğru gelmedi.
İlk 11'de aman aman bir değişim yok evet ama ortasahadaki muhtemel 3 oyuncu değişimi sözkonusu. Bu da saha içinde ciddi değişimlere yol açabilecek kadar önemli.
şövalyelik konusuna gelirsek blogdaki yazdığınız yazılar kişiye özel olmasa gerek. Skandal yorumu yanlışa yanlışla cevap vermektir tamam. Geri alalım ve "abartı" diyelim.
Song konusunda yanlış anlattım galiba.Ben Song'un kalmasının fevkalade doğru bir karar olduğuna falan katılmıyorum. Ha, evet kadro dışı bırakılması ve yine kadroya katılması konusunda sizinle hemfikirim ama bu bana yönetime hakaret etme hakkını vermiyor.
Önemli nokta burası.
özgürlük konusunda ise mekan sizin, keyfiniz nasıl isterse öyle yapın. sizin için söylemiyorum ama blog ortamları oldukça yanlı. ortada bir haddi aşmışlık yokken bile kimse hoşuna gitmeyeni, benimsemediğini görmek istemiyor. Bu da ne kadar tahammülsüz olduğumuzu gösterir.
ilk mesajımdaki katılık bir çeşit yansıma. olmaması gereken birşey yazdıysam özür dilerim.
teşekkürler
iyi çalışmalar.
@iceman
asıl ben senin (ilkiyle alakası olmayan) ikinci yorumun için çok teşekkür ederim. bu blogda yazdığımız her şeyin doğru olması mümkün değil. bir fenerli olarak trabzon'u trabzonlulardan daha iyi tanımam da mümkün değil.
yanlı olmaya gelince, inan bana fenerbahçe'ye delicesine bir sevgiyle bağlı olmama karşın gözlerim bağlı değil, ayrıca futbolu da neredeyse fenerbahçe kadar seviyorum. ve blogu takip edenler bilir, elimden geldiğince futbolsever gözlüğümle yazmaya gayret ediyorum. fener gözlüğünü de genelde fenerin başkanına giydirmek için takıyorum :)
ben eleştirilerine ve trabzon konusundaki görüşlerine saygı duyuyorum. inşallah sizin dediğiniz gibi ve gönlünüze göre olur.
@tanjue
kardeş, senin yazılarını zevkle okuyan biri olarak senin trabzon konusundaki görüşlerine karşı boynumuz kıldan ince:) şaka bir yana, hakikaten sen diyorsan vardır bir hikmeti diyorum ilk olarak.
benim görüşlerimde ise ben ısrarcıyım. song bana göre de 5 üzerinde 3'lük bir oyuncu ama giray da 2.5 eder ancak bana göre. ayrıca ersun yanal'a yaptıklarıyla ve söyledikleriyle, vaktinde fener'e istediğim bu oyuncu gözümden ebediyen düşmüştür. şu anda song'dan başka bir seçenek yok orada diye düşünüyorum.
gökhan konusunda, geçen yıl bütün sezon ve milli takımda da oynadığı her maç onu dikkatle seyretmiş biri olarak kendisinden hiç hazzetmiyorum. tek forvet oynamak, taktir edersin ki sadece duvar olmakla olmuyor. ayrıca takım oyuncusu değil gökhan, ben (daha az meziyeti olsa da) umut'u her zaman tercih ederdim diyorum.
benim görüşüm 4-1-3-1-1 oynanması ve orta sahanın ceyhun - yattara, selçuk, gabric - zafer (alan) şeklinde olması, ileride umut'un görev yapmasıdır. bu akşamki maçla beraber hangi yorumların isabetli olduğunu brilikte göreceğiz. senin nazarında tüm trabzonsporlulara başarılar tanjue...
sen şimdi hiç izlemediğin bir takım hakkında muhabirlerden felan duyduklarından bir sezon öncesi tablo cıkardın öylemi??
ya ne anlayışı kıt adamsın kardeşim, "oyun şablonu" diyorum, oyun şablonu. postta sadece oyun şablonunu trabzon takipçilerinden duyduğumu söyledim ve bunun hiçbir önemi yok aslında. iki paragraf yazıda okuduğunu bile anlayamıyorken, herhangi birinin yaptığı bir şeyi nasıl garip buluyorsun?
@Gündüz Feneri
Dostum öncelikle sağol yorumun için. Ben de Gökhan'dan hazetmiyorum ama Umut'a göre daha meziyetli olması bu taktik için çok önemli. Hazırlık maçlarını izlediysen forvet oyuncumuz sıkça kanatlara kaçıp kesmeler atıyor. Aslında yarım forvetli bir 4-6-0 oynuyor gibi bir şeyiz tam bir forvtimiz olmadığı için:) Ama umut gökhan tercihine saygı duyarım:) Ben de Song ve Giray'da seninle aksi düşünüyorum. Oldum olası sevememişimdr Song'u artı bir uzun bir kısa mantığıyla da Giry daha çok yatıyor aklıma. Mesela bugun o olsa Ersen bu kadar sıkıntı yaratmaz, Egemen Kamanan'ı o da Ersen'i daha iyi tutabilirdi. Egemen zavallı iki tarafa da yetişecem diye canı çıktı:)
4-1-3-1-1 fikrine de saygı duyuyor ve katılıyorum. Zaten bu aksamda gördüğün gibi 4-5-1'in maç içinde bir çok versiyonuna dönüyoruz. Bugün senin dediğin gibi oynadık çoğu kısımda ama başka bir takıma karşı kanatları delerken de görebilirsin. Ama Tjikuzu ve Colman bu takımdan kesilmez kolay kolay:) Ceyhun Tjikuzu'nun önünde çok daha etkili oluyor(bir de stoper milli takımın stoper yedeği bu adam). Tjikuzu takmı hep ileri iten ve en kötü gününde bile güvenn veren biri. O oynayınca ve Gabriç gelince, Yattara da hala yabancıdan sayılınca takımın en değerli hücumcusu Alan'a yer kalmıyor işte. Ben bu hesabı hala çözemedim:) maç maç değiştirir Broos baba artık:)
@gündüz feneri
Biraz daha kibar cevap verseydin keşke yoruma. Anlıyorum sinirleniyor insan bazen ama futblogların farkı da biraz bu centilmen ve kibar tavır değil mi?;)
Yorum Gönder