18 Mart 2009 Çarşamba

En iyi 5 Stanley Kubrick filmi


1. 2001: A Space Odyssey (10)
1968

2. The Shining (10)
1980

3. Barry Lyndon (10)
1975

4. Dr. Strangelove or How I Learned to Stop Worrying and Love the Bomb (10)
1964

5. Paths of Glory (9)
1957

Ligde 24. haftanın görünümü

Lider Sivas, haftalardır süren kötü gidişine rağmen A.Gücü gibi can derdindeki bir takımı deplasmanda yenerek inanılmaz bir başarıya imza attı. Tabii bu arada yine kötü oynadıklarını, oyunun büyük bölümünde kontrolü rakibe bıraktılarını belirtmemiz gerekiyor. Ama bu sene Sivas'ın kaçıncı 3 puanı bu, kötü oynamasına rağmen kazandığı; dolayısıyla şampiyonluk iddiasını hâlâ sürdürüyor olmasını da, kazanma alışkanlığı olarak adlandırabileceğimiz bu başarılarına bağlamak gerekir.

Bu hafta ligin kaderini doğrudan etkileyecek çok önemli bir maça çıkacak Yiğidolar. Kazanırsa, ligin ikinci yarısında sergilediği rezil performansı (rakiplerinin de zayıf karne katkısıyla) kompanse edecek muhteşem bir zafere imza atmış olacaklar. Beşiktaş gibi istim üstünde ve maçlarını ne yapıp edip kazanan bir rakibe kaybederlerse, bana göre ilk ikide tutunmaları bile zorlaşacaktır. Benim tahminim Sivas'ın yenilmeyeceği (hatta kazanacağı) yönünde. Ama bir şart koşuyorum: Orta sahada Musa, İbrahim, Sezer; önlerinde Mohamed veya Tum; ileride Kamanan ve Mehmet oynarsa Sivas kaybetmez diyorum. Ama Bülent Uygun son haftalarda saçmalayarak yaptığı gibi Mohamed'i sağda veya solda, Musa'yı ortada, takıma uyum sağlayamayan Murat'ı da ilk 11'de sürerse sahaya, Beşiktaş alır gider maçı...

Beşiktaş ise bir kez daha çok iyi oynamadığı bir iç saha maçını kazanmasını bildi. Mustafa Denizli'nin de bu ülkenin (Terim ile birlikte) en ballı hocası olduğu gerçeği bir kez daha görüldü. O Denizli ki, göreve geldiğinde Ekrem'i, devre arasında da Cisse'yi göndermeyi düşünüyordu. Devre arası transfer istemem diyordu ama paçası tutuşunca Ernst'i aldırdı ve adam şimdi takımın dinamosu. Terim de Bülent Korkmaz'ı kadro dışı bırakmış, kaptan o sene Uefa ve Süper Kupayı kaldırmıştı sonradan. Okan Buruk'u zorla Bursa'ya vermeye kalkışmış, Bursa Selim takasında üste para isteyince transfer yatıştı; sonra Okan o sene penaltısız 14 gol attı vs.

Denizli zar atmaya devam ediyor, zarlar tutarsa yola devam. Ama tutmayacağı gün de yakındır, ben böyle düşünüyorum. Şimdilik"rast gele" bulduğu bir düzende değişiklik yapmadan kulağının üstüne yatmış bir şekilde gidiyor hoca, diğer bütün takımlar da onlara çalışıyor. Eğer Sivas'ı da yenerlerse pes diyeceğim, ama yeneceklerini sanmıyorum.

Trabzonspor hem G.Saray hem de Yunus Yıldırım ile mücadele ettiği bir maçta evinde 1 puan alabildi. Bence çok eleştirilen Alanzinho olmasa onu da alamayacaktı ama Brezilyalı gerçekten de inanılmaz bir yetenek. Asisti ve şapka çıkarılacak golü ile takımına puanı kazandırdı ama diğer oyuncular (özellikle forvetler) ne iş yapar? Peki ya Ersun Yanal? Bir teknik direktör skor 1-1 iken ve rakip her hücum karşılayışında 8 kişi ile alan daraltırken Isaac'i oyuna almak nasıl bir zihniyettir? Yanal hakkında ciddi soru işaretleri oluşmaya başladı yine; hem kendi çalışkanlığına hem de takımının istek, çoşku, arzu ve mücadelesine yazık olacak bu gidişle.

Fener için zaten maç yazısında belirtmiştim, artık saldık çayıra mevlam kayıra. Sinirlerimizi bozmadan selametle maçları izleyelim, bakalım lig sonunda nerede olacak takım.

G.Saray geçen hafta Bursa önünde 2 puanı 90. dakikada verilmeyen penaltı ile almıştı; bu hafta da maçın en kritik golünü hakemin asistiyle attı. Aynı hatalar dönüp dönüp 4 büyükler için yapılıyor sürekli ama G.Saray'ınkiler hem üst üste geldi, hem de sayısı iyice arttı. Hınca Uluç gibi ne idüğü belirsiz zavallıların gazına gelen yöneticiler de artık iyice zıvanadan çıktı bu arada. Taraftar uyanıp da onlara sarmasın diye yapmadıkları iğrençlik kalmadı. Türk futbol tarihinin en iyi kadrolarından olan bu seneki toplulukla Ş.Ligi eleme vizesi alınamazsa camia bu adamlardan ciddi şekilde hesap sormalıdır. Beni ilgilendirmez tabii ama yöneticiler kendi taraftarını aptal yerine koymaya çalışıyor, net bir şekilde.

15 Mart 2009 Pazar

En iyi 5 Quentin Tarantino filmi



1. Kill Bill Vol. I / Vol. II (10)
2003/2004

2. Pulp Fiction (10)
1994

3. Reservoir Dogs (10)
1992

4. Jackie Brown (8)
1997

5. Django Unchained (7)

Diğer: Inglorious Basterds (7), Death Proof (6)

Not: 27.01.2014 tarihinde liste güncellendi.