6 Nisan 2010 Salı

Milliyet, yazıklar olsun sana!

Hıncal Uluç hep söyler, Türkiye'de spor gazeteciliği demek Milliyet demektir. Şahsen ben de çocukluğumdan beri 25 senedir Milliyet'in spor sayfalarını mutlaka okurum, pek çok gelişmeyi oradan takip ederim. Çoğu zaman başka bir kaynağa da ihtiyaç duymam. Sadece futbol değil, tüm spor dallarında en büyük yazarlar ve eleştirmenler de hep o sayfalarda yazmıştır: İslam Çupi, Kahraman Bapçum, Yalçın Granit vs. Ama Miliyet'in bugünkü hâline baktığımızda gazeteyi, artık şirazesinden çıkmış, neye ve kime hizmet ettiği belli olmayan, basın ahlâkı bir yana insana has erdemlerden de hiçbir şekilde nasibini almamış bir it sürüsü idare ediyormuş gibi görünüyor.

Fenerbahçe Acıbadem'in Türk spor tarihine altın harflerle nakşettiği inanılmaz başarısını, kendi meşrebince eli kalem tutan herkes geçtiğimiz hafta sonunda okuyanlarına duyurdu. Final oynaması bile büyük bir olay olan, gelecek sene bu kupada yine Final-Four adayı olan ve sonuçta Avrupa'nın en güçlü takımına son sete kadar direnerek kaybeden kızlarımızla ilgili haberi verirken, Milliyet hangi başlığı attı biliyor musunuz?: "Avrupa'da kupa hayal!" Peki ben bu başlığı görünce ne düşündüm, onu biliyor musunuz?: Bu puntoları oraya işleyen ar-namus yoksunu hayvanoğlu hayvanla ilgili şimdilik elimizden bir şey gelmiyor olabilir. Ama onun imzası yazıyla birlikte yayımlansa, kendisini tanısak ve bir gün bir yerlerde karşılaşsak, ona yaptıklarımızdan biz mi suçlu olacağız, bunu düşündüm. Ya da bundan daha ağır tahrik olmaz, olamaz mı diyecek insan vicdanı bize?

Aynı gazetenin dün Sivas-G.Saray maçıyla ilgili haber ve yazılarında da inanılmaz bir ayrıntıya rastladık. Son dakikalarda ağzından salyalar akan Barış isimli yaratığın sağa-sola saldırdığı anlarda sahaya giren Sivas yardımcı antrenörü Hayati Soydaş (A.Gücünün eski efendi futbolcusu) bir anda ensesinde bir pençe hissetti ve biz de bunu ekrandan net bir şekilde gördük. Pençenin sahibi Rijkaard'dı ve aslında bu görüntü bizi hiç şaşırtmadı. Çünkü işler kötü giderken onun da, yardımcısı olan yaşlı vatandaşın da nereye nasıl saldırıp kin kusacağını bilmeyen bir şuur kaybına girdiğini daha önceleri görmüştük. Bunun üzerine Soydaş da ona karşılık verdi, araya Rijkaard'ın (k.çıma kaş-göz çizip Jim Carrey'nin yaptığı gibi konuştursam ondan daha iyi tercümanlık yapacağı kesin olan) tercümanı bilmem kim girdi ve o da salyalarıyla Soydaş'ı tartaklamaya çalıştı. Bütün bu olanları ekrandan hepimiz gördük.

Ve şimdi Milliyet'e geliyorum. Olayla ilgili haberde kullanılan ifadeler şöyle:

Galatasaraylı Barış Özbek’in, 90+3’te rakibine yaptığı centilmenlik dışı hareket yüzünden gördüğü kırmızı kart, olayların çıkmasına neden oldu.

Hakem Halis Özkahya, Barış’ı doğrudan kırmızı kartla saha dışına gönderirken, tansiyon bir anda yükseldi. Sivasspor yedek kulübesinden çıkan Teknik Direktör Mesut Bakkal’ın yardımcısı Hayati Soydaş ve bazı yedek oyuncular, Barış’ın üzerine yürürken, Cim-Bom’un teknik patronu Frank Rijkaard da araya girerek oyuncusunu korumaya çalıştı.

Bu sırada Mesut Bakkal’ın yardımcısı Hayati Soydaş, Barış’ı sakinleştirmeye çalışan Rijkaard’ı tartakladı. Hollandalı hoca, aldığı darbeye aldırış etmeden sakinliğini korurken, Barış’ı yedek kulübesine oturttu.

Bakkal olaylarla ilgili yaptığı açıklamada, “Hayati Soydaş hocamın boğazında 4 tırnak izi var. Ben görmedim, ancak Rijkaard’ın yaptığını söylüyor. Ben sadece oyuncuları ayırmak için sahaya girdim” dedi...

Şimdi bu satırları yazan adamın kendisi ahlâksız ve onursuz diyelim; ona iş veren, bu sütunları açan godamanlara ne demeli? Ne demeli ben söyleyeyim: Birilerinin, bu haysiyetsiz gazetenin ondan da haysiyetsiz internet sitesinin üzerine gitme vakti geldi, hatta geçiyor. Kendi çapımda buradan Aziz Yıldırım'a bir çağrı yapıyorum: Milliyet, Fenerbahçe'nin tüm tesislerinden aforoz edilsin ve bu seneki kepazeliklerle ilgili olarak tam sayfa bir özür yayımlayana kadar da bir daha içeri alınmasın. Bunların aklını ancak böyle bir tepki başlarına getirir.

10 yorum:

orkuns dedi ki...

Allahtan maçı seyrettikte gerçekleri gördük.Gördüğünü çarptırman yalan konuşman sana ne kazandıracak ki? Yanlış gördün demiyorum direk yalan söylüyorsun.

Gündüz Feneri dedi ki...

evet ben sana soruyorum, ne kazandıracak? rahatsız mısın kardeş sen? ben gördüğümü niye çarpıtayım, herkes seyretti pozisyonu. akşam tekrarları da gösterildi. bence sen gözlüklerini çıkarıp öyle bak. ayrıca bir değil, iki değil, kaç oldu bu.

Gokhan dedi ki...

yaw gazetelerdeki ziya şengüller , selcuk yulalar , adnan aybabalr , osman tanburacılar yetmiyormuş gibi şimdide de bloglarda yeni takım yazarları çıkıyor..
Herkes ugur melekelere ,ibrahim altınsaylara , mehmet demirkollara özenir siz selcuk yulaya özenmişsiniz. ...

enis dedi ki...

e pes be birader gören yerleriniz mi yoksa beyniniz mi arızalı? yoksa siz eziksiniz de ondan mı oluyo tüm bunlar? sanırım son ihtimal daha yüksek..bi daha izleyin diyecem ama lick tv özetlere koymaya değer bulmamış..ben bizzat izledim rijkaard'ı hayati'nin ensesinden kedi yavrusu gibi tutarken..siz hangi amçı seyrettiniz? pardon siz eziktiniz sahi di mi?

Barakuda dedi ki...

rijkaard'ın canı istedi ve dur karambolde bir rakip takım üyesinin ensesini sıkayım dedi bu mudur yani..? gerçekleri çarpıtmanın bu kadarı.. sahada futbol namına hiçbirşey koymamış kasap zihniyetlilerin ve bu zihniyeti onlara aşılayan zeka fakiri teknik heyetin halt yemesidir tüm bu olanlar.. kendi oyuncularını sakinleştireceği yerde hatasını yapıp 2 saniye içinde cezasını çekmiş ve soyunma odasına yönelmiş olan barış'ın üstüne yürüyen o insanı(?) gördüğü anda arkasını mı dönseydi rijkaard..? efendilik üç maymunu oynamayı gerektirmez.. gerektiğinde bütün insani duygularını bir kenara bırakmış x sürüsünün karşısına mertçe çıkıp onun enseköküne abanmayı da gerektirir..

eh durduk yerde elano'nun enseköküne saldıran gökhan gönül, ya da mehmet topuz, adam öldürmeye yeltenen volkan demirel gibileirn bu tür hareketleri karşısında salyalar saça saça gaza gelip rakibine sövenlerden bu tip yaygaralar çıkması da pek ironik olmuş..

Sekhranikos dedi ki...

Delirmeli herhal. Olay umurumda değil beni dellendiren herkese bu "reykard" biraderinin efendi sunuluyor olması. Kim demiş bu adam efendidir diye? futbolculuğundada çamurdu pislik bire tipti hocalığındada aynı stadda başka ertesi gün başka bir adamdır. Benmi yanlış hatırlıyorum bu değilmidir völlere tüküren?! Gerçi bu takımın ağa babası hakeme tükürmüştü doğruya. İyi topçu idi başka, iyi hocada olabilir bilemem lakin bu karakter abidesi ayakları nedir? Efendi adam mı görmedik?!

Gündüz Feneri dedi ki...

@barakuda

roma olimpiyat stadında capello eser'in ensesinden aynı şekilde tutarken zırım zırım ağlıyordunuz. şu g.saray taraftarı kadar dönek, kendine olunca farklı başkasına olunca farklı konuşan bir grup yoktur. gökhan elano'ya aynı hareketi yaparken biz eleştiriyorduk. sizden en ciddi farkımız da bu oluyor.

Barakuda dedi ki...

eleştirmek..? kurduğu psikolojik baskının yüzde90'ını futbol dışı pisliklerle kuran bir kulübün taraftarı mı söylüyor bunları..? oldu.. alakasız bağlantılar kurup kendilerini haklı çıkarmaya çalışan başka bir grup yoktur bence de.. siz değil miydiniz zaten tarihteki en büyük kayrılmayı ulusoy döneminde yaşayıp da her maçta ulusoy istifa diyerek alenen yapılan tonla haksızlığı meşru kılmaya çalışan..? salyalar toplansın önce sonra eleştiriyoruz geyikleri yapılsın.. sonraki aşamanız olan "20'lik bebeler şöyle yapıyor böyle yapıyor" vs geyikleri içinse ayrıca kolay gelsin..

Adem dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Gündüz Feneri dedi ki...

hepimize sabır diiyorum kardeşim, ortalık embesil kaynıyor.