Lider Trabzon'u zaten yazıp duruyorum. Üç büyükler çok kötü olduğu ve bugüne kadar şansı da yardım ettiği için normalde toplaması gerekenden daha fazla puan topladı ve liderliğini sürdürüyor. Ama ışık veren bir takım oldukları da gerçek. Önümüzdeki hafta Kocaeli'ni de yeneceklerdir. Ondan sonraki hafta Bursa maçı zor.
Beşiktaş, teknik direktörünün çağ dışı yöntemleri yüzünden daha çook puan kaybeder. Denizli hem 80'li yıllarda kalmış, hem de bunun farkında olmayan ve işini at gözlükleriyle yapan bir hoca. Göreve geldiğinden beri belirttiğim gibi ipiyle kuyuya inilemeyecek birisi. Ancak ve ancak çok şanslı olduğu zaman başarı sağlayabiliyor. Bunu Beşiktaş'ta gerçekleştirir mi, gerçekleştirse ne olur?
Sivas ise resmen gerçek futbolseverleri büyülüyor. Teknik direktör Uygun inanılmaz bir hakimiyet ile takımına müthiş bir hücum futbolu oynatıyor. Ligimizin Werder Bremen'i demek istiyorum, eğer müseade ederseniz. Oynadıkları sistem de, oyun tarzı da aynı. Özellikle son haftalarda formsuz olan Yıldız ve Balili'nin G.Antep maçında iyi oynamaları çok güzel. Musa zaten resmen kademe atladı ve adeta bir istikrar âbidesi. Ön libero Kanfory Sylla da bölgesinde bu ligin en iyilerinden biri. Defans bloku son derece oturmuş durumda; Abdurrahman ve Hayrettin çok kaliteli iki bek. Bilica da Sylla gibi kendi mevkiinde ülkenin en iyilerinden biri. Yanında da Diallo, Sedat, Murat üçlüsünden hangisi oynasa fark etmiyor. Lig başından beri 8-9 maçlarını seyretmiş biri olarak samimiyetle söylüyorum: Sivas bu ligi şampiyon bitirebilir. İnşallah da son maça kadar zorlayacaklardır. Çünkü Trabzon'dan kesinlikle daha kaliteli bir futbol oynuyorlar. Üç büyükleri zaten saymıyorum. Dikkatle seyretmeye devam ediniz.
G.Saray hakkında ne yazsam bilmiyorum, burnumu sokmak da istemiyorum. Bir Fenerli olarak taraflı yazdığımı sanacak herkes. Ama Fener'in bu kadar rezil olduğu bir yılda G.Saray nasıl bu kadar kötü yönetilir, nasıl böyle çiftliğe döner? Biz Fenerlilerin bile kabul ettiği "Avrupa'ya açılan pencere" nasıl böyle şark zihniyetli bir kulübe dönüşür? İnsanın aklı almıyor. Feldkamp rezaleti de gösteriyor ki, G.Saray'da 2 Adnan gitmediği sürece aydınlık günlerin gelmesi zor.
Fenerbahçe, derbiyi kazanarak lige tutunmayı başardı. Devre arası aklı başında transferler yapılacağı söyleniyor. Bu yönetimi sevmiyorum, hocayı tasvip etmiyorum, Brezilyalılar çetesinden iğreniyorum. Devre arasını ve sonra da Mayıs ayındaki kongreyi bekliyorum.
Ankaraspor'un bu hafta puan kaybedeceğini öngörmüştüm ama yenileceğini düşünmemiştim. Ama hep belirtiyorum, öyle yana yana 10-15 pas yapmakla bu işler olmuyor. En kısa yoldan gole gitmenin de yolunu arayıp bulmak lâzım. Ama Aykut Kocaman kariyerinin başlarında çok umut verse de bunun gerisini yıllardır getiremedi. Ve galiba da hiçbir zaman, örneğin bir Mourinho'nun olduğu gibi "winner" bir hoca olamayacak.
Kayseri takımının da aynı şekilde defansı çok iyi ama hocası hücumdaki varyasyonlar konusunda fazlasıyla yetersiz. Bu hafta forma giymeyen ama takımın iki as forveti olan Aghahowa ve Purovic de bu yetersizliğin alâmet-i farikası adeta. Biraz daha kaliteli iki forvet gerekiyor bu takıma. Yoksa yine sezon başında dediğim gibi, ilk 6 bile zor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder