29 Temmuz 2011 Cuma

Emenike hadisesi

Emenike 24 yaşında Afrika kökenli bir genç adam. Gelmiş buraya ekmeğinin peşinde koşuyor, kimbilir nasıl bir kültürel altyapıya sahip. Yol bilmez, yordam bilmez; Bank Asya'da ve Spor Toto'da iki sene oynadıktan sonra Fener'e transfer olmuş. Adama önce 31 yaşında dediler, "gideceğim bu ülkeden, böyle ahlâksızca iftira atılmaz" dedi. Sonra Fener maçında bilerek oynamadığını söylediler, halbuki gerçekten de sakattı. Bunu söyledikleri için, normalde iyileştiği halde ligin son maçında Trabzon'a karşı da oynamadı çocuk, şaibe olmasın diye..

Sonra bu yüz karası, bizi dünyaya rezil eden, aşağılık soruşturma geldi. 24 yaşında gurbet ellerdeki bu Afrikalı genci (hiçbir suçu yokken) nezarete aldılar, 4 gün boyunca içeride tuttular (bir Türk futbolcusuna, mesela Tuncay'a, Nihat'a yaban ellerde bu muamele yapılsa bütün Türkler aşağılık kompleksiyle nasıl ortalığı ayağa kaldırırdı, bir düşününüz). Çocuk doğal olarak bu ülkeden de tiksindi, bu ülkenin insanından da, adalet sisteminden de.. Gitmek istediğini yönetime bildirerek kendisi için gelen tek teklifi değerlendirdi ve Rusya'nın yolunu tuttu. Kendisine başarılar diliyoruz, inşallah bir sporcu olarak burada gördüğünden çok daha fazla saygı görür, hak ettiği ilgiye orada kavuşur.

Olayın idari kısmında insanın devletinden, hukuk sisteminden, savcılarından iğrendiği, tiksindiği, Türk olduğu için utandığı rezil bir görüntü var. Oraya hiç girmeyelim, ağzımızı tutamayız, sonra bir de onlarla uğraşmak durumunda kalırız. Ama uzun vadede bu Berk denen savcı başta olmak üzere bu soruşturmaya bulaşmış olan bütün herkes, çok ama çok çekecek.. Bu işten sıyrılamayacaklar, Fenerbahçe taraftarı onları asla unutmayacak. Hak ettiklerini bulana kadar da mücadeleyi sürdürecek. Sadece bunu söylüyorum; ey Mehmet Berk, duy beni..

Fenerbahçe yönetimi açısından elin-kolun bağlı olduğu bir durum var. Çocuk gitmek istiyorsa ve travma yaşıyorsa bağlasan durmaz zaten. Zorla tutsan hem insan haklarına aykırı hem de performans alamazsın. O yüzden gönderilme ile ilgili olarak yönetime suç bulmuyorum. Ama çıkıp adam akıllı bir toplantı ile taraftarın gözünün içine bakarak bunu söylemedikleri için, ayrıca bu kaçışın müsebbiblerine kin ve nefret kusmadıkları için fazlasıyla suçluyorum onları.. Bu zor zamanda daha fazla bir şey de söylemiyorum.

Sportif açıdan ise bence inanılmaz isabetli bir transfer bu. Tek forvet oynayan bir takımda 4 tane santrfor olur mu yahu? Fener kadrosu o bölge için fazlasıyla şişkindi. Ben Emenike geldiğinde, Semih ve Güiza'nın gideceğini düşündüğüm için çok sevinmiştim. Sonra bunların ikisinin birden kaldığını görünce işin içinden çıkamadım, Aykut da çıkamayacaktı. Niang sezon boyunca örneğin 30, Emenike 20, Semih 7, Güiza 5 maç falan oynayacaktı. Hatta şu anda Güiza'nın bile gönderilmesi lâzım. Niang ve yedek olarak Semih yeter.

Ha, bu dördü arasında en çok kalmasını istediğim sırayla Niang, Semih ve Emenike idi ama Emenike bu ülkeden bu kadar iğrenmişken, onu tutmak anlamsız olurdu.

Geçen yıl Taurasi ve Taylor, bu yıl da Emenike devletin kurumları tarafından bu ülkeden kaçırıldı. Bunları bir kenara yazıyoruz. Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner elbet..

3 yorum:

burock dedi ki...

Fenerbahce yonetimi bu kadar mi bos bu kadar mi pasifmis! Demek Aziz Baskan herseymis; ben daha organizeler sanirdim isimlerine bakinca ve uzun yillardir da gorevdeler. Bir kriz bu kadar basiretsiz yonetilemez. Emenike'ye otur oturdugun yerde diyeceksin o da gidecek! Oyle mi sence Gunduz Feneri?

Gündüz Feneri dedi ki...

@burock

kardeş, yeni bir postla bu soruna naçiz cevabımı vermiş oldum..

Adsız dedi ki...

Daha taksidi çıkmamıştı :S