17 Nisan 2011 Pazar

Diyet ödendi

Geçen sezon şampiyon olan takım, Şampiyonlar Ligi'ne direkt olarak gruplardan katılacaktı. Ayak bastı parası olarak 11 milyon liranın verildiği, hatta eğer lig ikincisi elemeleri geçemezse bu sayının 22 milyona çıktığı bir ortamda Bursa'nın şampiyonluğu, kendileri için çok anlamlıydı ama işin maddî yönü de çok önemliydi. Bu durumda Bursa'nın bu paraları alacağını düşününce, Trabzon'un Fener karşısında sergilediği insan üstü çabanın nedeni de ortaya çıkıyor.

Geçen senenin son maçında iki takım arasında bu vesileyle kurulan organik bağ, mide bulandırıcı ilişkiler yumağı, bu sezon meyvelerini iki taraftan birine vermeye devam ediyor. Aynı zamanda dün gece gördük ki, bu ilişkiler yumağına bu sezon G.Antep de katıldı. Bunu nereden çıkarıyorum? Dün gece tekme-tokat oynayan ve bunu "lig üçüncülüğü çok önemli" kılıfına uydurmaya çalışan tüyü bozuklar var ya, işte bu gece Trabzon karşısında lig üçüncülüğü için oynamanın ne olduğunu gördük. İki hafta önce ligin en iyi yerli stoperi ilan edilen İbrahim'in golde yediği komik çalımı da gördük. Her şey bütün Türkiye'nin önünde oluyor ama kimseden çıt yok.

Trabzon, Bursa ve G.Antep böyle.. Yani adeta tek bir takımın 60 küsur futbolcusuymuş gibi kardeş kardeş, duruma göre oynuyorlar. Peki ya hakemler ve federasyon?

Bu akşam Aydınus çok olaysız bir maç yönetmiş gibi görünüyor, değil mi? Öyle görünmesi çok normal zira Bursalı oyuncular top rakip kaleye girecek diye, Trabzonlu oyunculardan bile daha ürkekti maç boyunca. Geçen senenin diyetini hakkıyla ödeyemenin korkusu, bütün hücrelerini sarmıştı adeta. Ama hakemin yaptığı birkaç şeye bir bakalım:

Trabzon, ilk yarının sonlarında golü bularak ikinci yarı klasik 10 kişiyle defans moduna geçti. Her zamanki korkak, kişiliksiz, onursuz, büyük takım olmanın b'siyle alâkası bile olmayan bir defans futbolu oynamaya başladı. 59 dakika 39 saniyede korner kazandı. Bakın 59'39'' diyorum. Kornerin kullanıldığı an ise 60'13''. Kalecinin top elindeyken, o topu oyuna sokma süresi 6 saniye. 6 saniyeyi geçirirse endirekt serbest vuruş oluyor. Selçuk sallana sallana gidip 34 saniyede (!) korner kullanıyor, Aydınus'tan tıs yok, uyarı yok. Seyrediyor.

Bitmedi. 68'32''de Trabzon sağ kanattan bir serbest vuruş kazanıyor. Selçuk yine sallana sallana gidiyor ve vuruşu 69'13''te kullanıyor. Tam 41 saniye! Aydınus'tan uyarı bile yok.

Hadi bunlar önde olan takımın yaptıkları.. Geride olan, G.Antep ile (sözüm ona) "üçüncülük mücadelesi" veren, iki hafta önce Fener'e karşı namusunu korur gibi kalesini koruyan Bursa ise 73'55''te Ozan'ın düşürülmesi ile bir serbest vuruş kazanıyor. Vuruş Vederson tarafından kullanıldığında süre ne biliyor musunuz? 74'56''!!! Bu rakamlara inanmayan maçın tekrarını seyredebilir. Üçüncülük mücadelesi veren, deplasmanda 1-0 yenik durumda olan takım, 75. dakikada kazandığı orta sahadaki bir serbest vuruşu 61 saniyede kullanıyor.

Bunlar dikkatimi fazlasıyla çeken sadece 3 pozisyon. Daha maç içinde Aydınus ve 22 futbolcu tarafından sergilenen ne inanılmaz bir tiyatro vardı, seyretmeyen bilemez, anlayamaz. Faruk Özak, Mahmut Özgener ve Oğuz Sarvan tarafından yönetilen bu rezilliği seyretmekten artık tiksiniyorum. İnsanlar bu kadar namussuz, bu kadar onursuz ve haysiyetsiz bir şampiyonluğa nasıl sevinecek, bunu da anlamıyorum.

Trabzon 1 - Bursa 0

6 yorum:

Adsız dedi ki...

hakemin fazla toleranslı olduğuna ve bursa nın işi sıkmaması kabul edilebilir ama geçen sene ki trabzon maçı ne alaka. o maçta en az 5 tane atardı fener. kendi beceriksizliğinizi neden trabzona yüklüyorsunuz ki. trabzon doğru düzgün kaleye bile gidememişti o maçta. öyle bir baskı uygulamıştı çünkü fener. doğru düzgün çıkamamışlardı. es kaza fener gol atsaydı ve bursa değil fener şampiyon olsaydı, o zaman trabzon maçı satmış mı olacaktı. o maçta tarihi farkın olmaması mucize. ve sen o maçta adamlar insan üstü mücadele sergiledi diyorsun. en az 5 gol atardınız o maçta.

diğer takımların fenere karşı olmasına gelince. ulan bu takımlarda hiç mi fenerli yok arkadaş. fenerli futbolcuların hepsi fenerde oynuyorda , diğer futbolcular başka takımlarda mı oynuyorlar. daha geçen hafta bülent uygunun takımını yenen siz değil miydiniz. kendi sahasındaki maçta kaç kere geldi eskişehir fenerin üzerine. o zaman eskişehir de fenere maç mı sattı. dün gaziantep maçında çıkan olayların başlangıcını lig tv neden göstermedi, ya da gösteremedi???

küçük şeylerden öylesine büyük anlamlar çıkarıyorsunki... maalesef psikoojin bozulmuş. . sanki dünya fenerin etrafında dönüyor.

2. abdülhamit gibi en ufak şeyleri bile kendinize yapılmış bi şey zannediyorsunuz. yazık. ulan şu takımların 25 kişilik kadrolarındaki futbolcuların 25 i de şerefsiz, satılmış olur arkadaş. işleri güçleri yok fenerbahçeyle mi uğrşacak millet.

Gündüz Feneri dedi ki...

sen 10 milyon euro bile versen, oyuncunun oyuncu olarak ve insan olarak kapasitesi belldir. ve bir sınırı vardır. ordusporlu oyunculara barcelona'yı yensin diye 100 milyon da versen işe yarar mı?

asıl senin gibilerin psikolojisi ve ahlaki yargıları o kadar bozulmuş ki, "verilmiş olsa bile" diye cümleler kurup gol kaçıran fener'i suçlayabiliyorsunuz. şayet verilmişse teşvik, en büyük sorunun onun verilmesi olduğunu bile düşünmüyorsunuz.

ikincisi, "herkes mi fener'e karşı arkadaş?" teranesine mi başladınız şimdi? şimdiye kadar bu "evet herkes fener'e karşı, neden acaba? kendinizi sorgulayın biraz" şeklindeydi. söylemleriniz devamlı değişiyor.takip edemiyoruz artık.

juvenal dedi ki...

1-0 yenık durumda olan takımın kendı sahasında sankı galipmiş gibi al gülüm ver gülüm oynadığı rezil bir maç oldu..yalandan baskı yaptıkları anlarda bile nedense geçen sene asist anlamında kariyer rekorları kıran ali tandoğan topu geri pas gibi tolgaya teslim etti ya da daha taşa vurdu..

kimse bursaspor yattı kalktı sattı demiyor..ama ıkı hafta kuduz köpekler gibi saldıran takımla dün ki bursanın alakası var mıydı?fenerbahçe maçında oynanan oyunun çeyreği yoktu sahada.buna rağmen 1-0 oldu sadece.. yine rezil bir oyun rezil bir sonuç..bursaspor aynı oyunu kadıköyde oynasa maç 3-4 olurdu en az..

2 hafta sonra gaziantepsporuda göreceğiz nasıl süt kuzusu gibi oynayacaklar..dün 11 kart gören takım faul bile yapamayacak bugun bursanın oldugu gibi..

lig bu cuma belli olacak trabzonspordan kalan maçlarda puan alabilecek tek takım eskişehirspor eğer o maçıda kazanırlarsa lig orada biter.

murat dedi ki...

tipik fenerli sendromu..." 1. ben en büyüğüm 2. beni herkes kıskanıyor üzerimize oyunlar oynanıyor dersin ve bu verilerle her olayı kendine göre yorumlarsın...3.geçen yıl fener - ts maçında egemen giray ve onur dışında bir tane mücadele eden adam var mıydı trabzonsporda diyip 8 tane varlığı yokluğu belli olmayan adama ulan siz nasıl futbolcusun koşamıyor musunuz demessin de 3 tane işini yapan adama bok atarsın..4. lugona gibi futbol katili adamın yaptığı hareketi ağzına bile almaz üstüne lincoln ün frikik golünü- kaleci volkan bile ulan adam nasıl taktı derken- iptal eden, selçuk un ümit karana yaptığı 2 net penaltıyı es geçen hüseyin göçek' e .... dersin...daha neler neler.....

Adsız dedi ki...

Herzaman olduğu gibi , tipik Fenerbahçeli objektifsizliğinden sende ödün vermemişsin.Görende Dünya fenerbahçe aleyhine dönüyor sanacak.Bu kadarda saçmalamanın mantığı nedir.o satılmış bu şerefsiz diyerek nereye kadar.Siz şapkanızı önünüze koyup camianızdaki şerefsizleri ayıklayın ilk önce.

Metonet dedi ki...

Burası 8-0'la şampiyon Galatasaray'ın, Bursaspor küme düşmesin diye son 5 maç yatanların, geçen sene Galatasaray Basketbol Takımı play-off'a kalmasın, Avrupa'ya gitmesin diye Bornova Belediye'ye yenilen Fenerbahçe'nin, ilk yarı 3-0 önde olup, 2.yarı 4 tane yiyen Antep'in, verilemeyen penaltıların, çalınamayan düdüklerin ülkesi.

2 sene önce Beşiktaş şampiyon olmasın diye Sivasspor'u Anadolu'dan şampiyon çıksın bahanesiyle destekleyen Fenerlilerin, 1 sene önce aynı bahaneyle Bursa'yı, bu sene de Trabzon'u destekleyen Beşiktaşlıların, Galatasaraylıların ülkesi.

Fener, Cim-Bom, Beşiktaş, Bursa, Trabzon, Antep diye ayırmayın, hepimiz aynı bokuz işte.

Kendi başarısızlığımızı başkasının başarısını engellemeye çalışarak örtmeyi bırakırsak belki bir gün adam oluruz, çok eskiden olduğu gibi.