14 yıllık mazisi olan ve yıllarca (tabir yerindeyse) "sürünen" Elbow'un nihayet "ana akım"a terfi ettiği çalışma olarak değerlendirilebilir bu albüm. Grubun, Mercury Prize'ı kazandığı bir önceki işi "The Seldom Seen Kid" sonrası "ruhunu tamamen kaybetmeye başladığının işareti" olarak gören sadık hayranları da olabilir kuşkusuz ama biz, bu Elbow'dan gayet memnunuz. Orta yaş bunalımlarından, gündelik olaylardan, sıradan insanlardan, çocukluk hayallerinden vs. bahseden aklı başında lirikler; Ortadoğu ezgilerinden orkestral düzenlemelere, trip-hop nağmelerinden gospel korosuna kadar ucu açık bir arazide seyreden müzikal çeşitlilik ve tüm bunların arz ettiği kusursuza yakın uyuma, yılın (şimdiden) en iyi albümlerinden biri ile karşı karşıya olduğumuz hissiyatı eşlik ediyor. 9/10
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder