25 Nisan 2011 Pazartesi

Alın teri, gözyaşı...

Dün Atatürk Stadı'nın hâlini, seyircinin coşkusunu, hatta Kordon'daki öğlen görüntülerini bile gören herkes havanın şampiyonluk havası olduğunu düşünürdü. Amma ve lâkin takımın ilk yarıdaki görüntüsü ve çizgisi, bu havayla pek de paralel değildi. Nedenini bilmediğimiz bir tutukluk ve durgunluk yüzünden daha 58. dakikada 3-1 oldu maç ama Fenerbahçe tarihinde pek az takımda görülebilecek bir karaktere ve adanmışlığa sahip olan bu topluluk, maçı 5-3'e getirmeyi başardı ve bütün taraftarlarını mest etti. Tribünleri dolduran 50 bin İzmirliyi de evine tarifi imkânsız bir keyifle gönderdi.

1983'ten beri Fenerbahçe'yi seyrediyorum. Anelka, Appiah, Aurelio ve Tuncay'ın bir arada olduğu takımları da gördük.. Pierre'li, Alex'li, Ümit Özat'lı takımları da.. Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek final oynayanını da hatta.. Ama 28 senedir, 103 gol atan 1989 kadrosundan beri bu kadar sevdiğim, bu kadar bağrıma bastığım, bana Fenerbahçe'yi bu kadar sevdiren bir topluluk hatırlamıyorum. 33 yaşındayım, 10 senedir Fener'in gollerinde ayağa bile kalkmıyorum doğru dürüst, bu yıl ligin ikinci yarısındaki bu takım yeniden çocukluk günlerimdeki coşkuya geri döndürdü beni. Tüm Fenerlilerin de böyle düşündüğünden ve hissettiğinden eminim..

Etrafımda insanlar "kalan maçlar zor, ya şampiyon olamazsak?" diyor sürekli. Ben de diyorum ki: Kardeşim, şu takım şöyle oynadıktan sonra varsın şampiyon olmasın. Elbette buraya kadar getirdikten sonra mutlu sona ulaşamamak insanı akut evrede çok yaralar, bunun acısını da en iyi biz biliriz ama ben zaten "üzülmem" demiyorum; "oyunculara kızmam, hiçbir şey söylemem" diyorum. Üzüleceksem de en az raddede üzülürüm. Aleyhine 2.5 yıldır penaltı çalınmayan, bu sezon en az 15 puanı hakemlerle alan, maçlarının üçte birinde rakipleri eksik kalan "Spor Bakanının takımı"na karşı bu kadar onurlu, bu kadar namuslu bir mücadele veren bütün bu çocukları da bağrıma basarım. Fenerbahçeli olduğum için bin kere gurur duyarım o gün. Herkes de böyle yapmalı. Çünkü bu takım, hayatımda gerçek anlamda ilk kez gördüğüm üzere, bu yıl daha sezon bitmeden gönüllerde şampiyon olmuştur. Açık ve net..

Buca 3 - Fenerbahçe 5

3 yorum:

Adsız dedi ki...

:) Maçı çevirmenize yardımcı olan Salak Saçma penaltıdanda söz etseydin objektif arkadaş. Yada Emre Gibi Bir ''çirkef'' in Sahadaki tavırlarından... Yada ne bileyim 3-1 Galipken Oyundan Çıkan Bucalı Oyuncunun KOşmasından ve daha sonrada durum 3-4 e geldiğinde Kaleci Volka nın Zaman çalma,guizanın yerlerde yırtınmalarından bahsetseydin.Tamam şampiyonluk hakkınızdır v.s. de Fu kadar antipatik bir takım olmamanız gerektiğinide İki cümlede yazıver. Niye hep tek taraflı... Neden???

juvenal dedi ki...

cezasahasında elini o hizaya kaldırırsan topta çarpsa kendine avantaj sagladıgın ıcın penaltıyı yersın.bucalı oyuncunun kendısını hocasına devre arası 15 dk daha oynarım demıs ve hocada cıkartmıs kı ztn ılk 11'de oynadıgı ılk maç.emre içinden geldıgı gıbı davranıyor musa gıbı elını agzına goturup kufur ederek maçtan sonra emrenın agzı okusun dıye hesap kıtap yaparak degıl.

önde olan takım helede böyle krıtık bır dönemde zaman geçirir bunda ne var.dunyada sadece fenerbahçe mı bunu yapmıs.bızde en azından kendı oyuncularımız zaman geçırıyor.trabzonspordaysa ne hıkmetse yenık duruma düşüne rakıplerı kendı alanında al gülüm ver gülüm yapıyor bursaspor gıbı.biz böyle rakip bulamıyoruz.istemeyizde ztn herkes bize karşı sonuna kadar oynasın biz yine kazanırız.

MitO dedi ki...

Daha önce nedense Fenerbahçe için penaltı çalınması imkansız diyordun... Ne oldu Bu u dönüşünün sebebi neki? Şimdide bunun Bi açıklaması olmalı demi ama... Lig in temiz ve adalertli olduna dair. Ama bunuda söyleyemessin ne yazıkkı Çünkü sende fenerbahçelisin :).
aziz Yıldırım Bu senede şampiyon olmasssa mecburen istifa edeceğini kendide biliyorki Bu yüzden heryerden çalışıyor.