Fenerbahçe çok kötü başladığı bir sezonda son 12 maçında 11'inci, üst üste ise 8'inci galibiyetini alarak müthiş formunu sürdürdü. Form derken ille de her maç çok iyi futbol oynamaktan bahsetmiyorum elbette, sezonun son çeyreğine girerken artık kazanmanın önemli olduğu böyle bir dönemde üç puanı her ne şartta olursa olsun almaktan bahsediyorum. Beşiktaş maçıyla birlikte vasat futbol oynamaya başlayan ve Kasımpaşa karşısında o görüntüsünü devam ettiren takım, bugün de çok iyi bir izlenim vermemesine karşın (özellikle Cristian girdikten sonra) sakin kalmayı başarıp ne yaptığını bilir bir görüntü arz ederek zor saha ve hava şartlarında çok önemli bir galibiyet elde etti. 3 yıldır şu blogda bağırarak söylediğim ve istediğim şeyi, "formasını ıslatan ve her koşulda elinden gelenin en fazlasını vermeye çalışan futbolcu topluluğunu" görüyoruz ve görmeye devam ediyoruz ya, işte bu her şeyden önemli..
Aykut Kocaman ise topa sahip olamayan, kontrolü yavaş yavaş kaybetmeye başlayan takımını, Dia yerine Cristian'ı oyuna alıp pas yapmaya teşvik ederek galibiyette önemli bir pay sahibi oldu. Ondan böyle bir hamleyi görmek hem sevindirici hem de ümit verici.
Futbolculara tek tek bakarsak mücadele etmeyen tek bir isim bile yoktu. Ama Andre Santos'un, fizik gücü iyi olduğunda dünyanın en iyi sol beklerinden biri olabilecek kadar yetenekli bir oyuncu olduğunu bir kez daha görmek çok büyük bir keyif. Santos'un sahip olduğu özelliklere baktığımız zaman, ondan her konuda daha iyi hususiyetleri olan pek çok sol kanat savunucusu bulunabilir ama onun kadar oyun zekâsı yüksek bir defans oyuncusu bulmak gerçekten de çok çok zor. Geceleri 2-3'lere kadar gece kulüplerinde gezdiği haberlerini alıyoruz ama fizik gücünü muhafaza edip böyle istekli oynadıktan sonra sıkıntı yok.
Onun dışında Niang'ın 2 ay öncesindeki o uyuşuk görüntüsünü Beşiktaş maçıyla birlikte atmaya başladığını bu maçta bir kez daha gözlemledik, bu da gayet güzel. Ayrıca Fenerbahçe'de sakatlık ve cezalar dışında bir kadro istikrarının sağlandığını da görüyoruz. Belki takım iyi gitmese yedek kaldığı için sorun çıkartması muhtemel olan oyuncular da, iyi sonuçlar geldikçe takım ruhunu bozmamak adına sesini çıkart(a)mıyor. Zaten işler iyi gittiği sürece de bu hava kolay kolay bozulmaz.
Gelecek hafta Konya'yı da geçmesi çok muhtemel olan takım, akabinde G.Saray (d), Bursa, Eskişehir (d), G.Antep ve Buca (d) maçlarına çıkacak. Trabzon'un da 3 haftalığına (nispeten) kolay bir fikstüre girdiğini görüyoruz. Bu zorlu ve uzun virajda takımın istek ve arzusunu, azim ve inanmışlığını korumak Aykut hocaya düşüyor. Bunu yapabilirse ve hakemlerin son iki Trabzon maçında olduğu gibi maçlara müdahalesi olmazsa, Fener'in bu gidişi mutlu sona yetecektir.
G.Birliği 2 - Fenerbahçe 4
8 yorum:
sana katılıyorum ama gülmekten.
insanda biraz utanma olur.
oynadığınız top top değil hakemlerle seri yakalıyorsunuz ve bıdı bıdı.
fener'in ilk golünde ofsayt var ama o golün neticeye etkisi olduğunu söyleyecek geri zekâlı var mı? muhtemelen olacak ama fener'in bu yıl hakemlerden yardım aldığı maç hatırlayan var mı? trabzon'un hakemle aldığı en az 6 maç sayarım. en başta deplasmandaki antep ve beşiktaş maçları.. bu maçlarda 4 puan bedava geldi.
ağlayan geri zekâlılar biraz g.tleriyle değil beyinleriyle düşünsün..
geçen seneyle benzer senaryo .
hakem odası bas seri yakala.
utanmıyorsun değil mi böyle galip gelip sevindiğine.
utanma kalmamış.
top falanda oynadığınız yok.hani güzel oynarsın hakemlerde yardım eder güzel oyuna.o da yok.
ortada bir seri var ama futbol yok.hakem desteği ile bir seri yakaladınız .aynen geçen sene olduğu gibi.tesadüflere inanmam.
eğer iki kez hakem odası basıp ikisinde de bir seri yakalanıyorsa o tesadüf değildir.
bazı fb lileri anlayabiliyorum.onlar fb li oldukları için görmeyebilirler.tıpkı bizim haginin topçuyken hakemleri şamaroğlanına çevirdiği ve bunu görmediğimiz gibi.ama o dönemlerde birşey söylenmiyordu bu konuda ve doğal olarak skorlarda iyi gidince görmüyorduk.(iletişim sınırlı vs)
ama bugün herşey konuşuluyor ve buna rağmen görmüyorlar düğmeye basıldığını fb liler.herhalde taraftarlık böyle birşey.ama bugün ben fb li olsaydım mutlaka görürdüm.birileri uyarıyor.benim yaptığım gibi.mutlaka okurdum.
bu akşamki maçtada gördük ki net olarak birileri düğmeye basmış.geçen sene son 10 hafta düğmeye basıldığı gibi.o topun girmemesi ile birileri bak biz birşey yapmıyoruz diye hemen ortaya çıktılar ama bunu kimseye yutturamadılar.
gücün (aziz yıldırım) karşısında maalesef federasyon ve mhk dik duramadılar.geçen senede bu senede..polatında demiröreninde sadri babanında gücü yok gerçekten.iktidar aziz oldu bu federasyon ile.geçen sene bunu gördük.bu senede görüyoruz.
ha düzelir mi bu düzen.zor. ya dominant aziz gidecek yada azizin gücünü tanımayan bir cesur federasyon gelecek.rahmetli hasan doğan gibi.
bu yapılan düzenbazlığın içinde ligtvde var tabi.onlarda bjk-gs ın ligden düşmesi ile fazlaca sevmedikleri fbye sımsıkı sarıldılar.zirvede tutunmasını çok istediler.maddi kayıp olmasın lig heyecanlı devam etsin vs.
bu ligi bu mhk ve federasyon gidinceye kadar izlemiyorum.
bu gücten(azizden) etkilenen hakemleri gördükçe mhk gitse bile birşeyler değişmesi zor.cüneyti bile gördük eyyam yaparken fbye.
sanırım yabancı hakem tek umut bence.cart diye emreye kırmızıyı çıkardı hazırlık maçında bile yabancı hakem.neden?ne emreyi tanıyor ne azizi.
bu son eyyamcı hakem kadrosu ile hiçbirşey düzelmez kanımca.ben hakemleri gücün karşısında dik durabiliyormu ona göre değerlendiririm.yani fb maçındaki kararlara göre.yoksa görüyoruz işte diğer maçlarda kırmızılar havada uçuşuyor.onlar veri değil.emreyi atabiliyormusun asıl mesele bu.
bu gerçekleri sen akıllan diye yazmıyorum.
bu gerçekler acıdır ve taraftar bunları görmek istemez.
tıpkı bizim topçu haginin zamanında hakemlere yaptığını görmediğimiz gibi.ama o zamanlar söyleyende yoktu hani.yada ben hatırlamıyorum.
harbi geri zekalı bu 6s ve 8taşlılar.. geçen sene bursalıydı hepsi bu yıl trabzonlu.. ahlaksız, onursuz, kişiliksiz insan müsvetteleri!
Adsiz 23:57(=kisiliksiz,kimliksiz),
Fenerbahce'nin 8 maclik galibiyet serisini(bu sezon yapan tek takim), kulup baskaninin 3 ay once koridorda hakem odisinin onunden gecerken ettigi sozlere baglamak nasil bir sig fikirliliktir, nasil bir dar kafaliliktir, nasil bir tukenmez kindir, nasil bir spor sevgisizligidir, nasil bir yorum yazdigini sanan palyacoluktur inan tanimlamak zor. Dikkat et, Fenerbahce maclarina, haberlerine, blog yazilarina, antuya diger takim taraftarlarinin ciddi bir
ilgisi var. Bunlar arasinda kendi takimindan umidini kesen saga sola saldiran cirkin ve haset bir kitle de var. Yorumlari, yazilari kosulsuzca ve umarsizca Fenerbahce dusmanligi uzerine kurulu asalak bir medya bolumu de malum mevcut. Ne kadar da acizler..
Gunduz Feneri, o kadar guzel aydinlatiyorsun ki, bu adsiz abuk subuk yorum yazan, 6s`li,gecen senenin Bur-sa-li si, bu sezon basi yunan`li,2.yari TS olan, ezik,tupcunun kandirdigi zavalli ve elinde baskasinin matkabini tutup duvar delmeye calisan, butun yavsaklari aydinlatiyorsun :))..Sen yuruyedur,onlar 17`de 17 duzuledursunlar :))))))))
Yorum Gönder