Teşvik priminin serbest bırakılmasının gerektiğini söyleyen bir futbol seyircimiz var. Neredeyse bu ülkede futbol konuşan insanların yüzde doksanı bunu savunuyor. Haluk Ulusoy zamanında yine bu ülkenin özerk federasyonu tarafından Macaristan takımına 750 bin dolar (resmî!) teşvik primi gönderildiği de iddia edilmişti bir aralar, sonra hemen üstü kapatıldı. Bu yıl ise basketbolda 15 milyon avro yatırım yaparak sezona giren Efes Pilsen, bu gece Unicaja takımı deplasmanda Rytas'ı yenmeseydi Top 16'ya kalamayacaktı. 15 milyon avro harcayan bir takım düşünün. Sonra o takımın, sporda teşvik primi ve şike söylentilerine adeta boğulmuş ülkesini düşünün. Sonra da 6 eksiği olmasına, son 4 maçını kaybetmesine ve kendisi için hiçbir önemi olmamasına rağmen bu gece sahada köpek gibi koşup dillere destan bir savunma yapan Unicaja takımını düşünün. Neler döndüğü üç aşağı beş yukarı (aslında olay gün gibi açık) ortaya çıkıyor.
Neticede basketbol aşığı bir ülkenin şirin mi şirin (ve Efes'in beşte biri kadar bir bütçeyle kurulan) takımı Rytas Euroleague'e veda ederken, Anadolu grubunun (masraflarını reklam gideri olarak gösterip adeta para yağdırdığı) takımı yoluna devam ediyor. Bu kafayla nereye kadar gidecekler, göreceğiz.
Not: Yazıdaki ifadeler hiçbir şekilde bir itham içermemekte, sadece tahmin yürütmektedir. Şimdiye kadar var olan şeylerden, "olması muhtemel" sonuçlar çıkaran bir fikir jimnastiğidir. Aksini düşünen ya da söyleyenlerin çabası beyhudedir. Not olarak düşülür.
2 yorum:
Kokular gelmeye başladı;
http://www.salsabasket.net/2010/01/sesli-dusunmek-bojan-popovic.html
efes mucize yaptı eledi
fb kolay işi beceremedi
efes gibi fb de şike yapsaydı
günaydın
Yorum Gönder