4 Haziran 2011 Cumartesi

1989'daki efsane

Gözler hazır yaşlı ya da buğulu iken, oradan devam ediyorum. Fenerbahçe'nin 103 gol atarak şampiyon olduğu, ebediyen asla kırılamayacak bir rekor kırdığı, Rıdvan'ın 19 gol, 39 asist ile devleştiği, Aykut hocamızın ilk sezonunda krallığa ulaştığı o inanılmaz sezondan bir video.. Devletin televizyonu tarafından hazırlanmış; Atatürk'ün Fenerbahçeliliği ile başlıyor; Lefter, Ziya gibi efsanelerin anılarıyla sürüyor ve nihayet 103 gol ile rekor kıran oyuncuların boğaz turunu muhteşem marşımız eşliğinde veren klip gibi görüntülerle sona eriyor. YouTube'a ekleyen dostlara teşekkürle...

Sen bizim Kocaman gururumuzsun

Görmeyen, görüp de gözlerinden yaş gelmeyen kalmamıştır. Ama blogun sayfalarında bulunsun diye koyuyorum. Her seyredişte insanı aynı şekilde etkileyebilmesi inanılmaz..

Gang Gang Dance - Eye Contact (2011)


2001 yılında New York'da kurulan elektronik-deneysel-post-rock dörtlüsü Gang Gang Dance, 4AD ile anlaşma yaptıktan sonraki ilk, totalde ise beşinci uzunçaları olan "Eye Contact" ile yılın en dikkat çekici gruplarından biri olmayı başarıyor. Önceki çalışmalarından farklı olarak "pop" çizgisine daha yakın duran albüm, grubun müziğini de onlardan daha zengin ve daha geniş yelpazeli bir katalogla sunuyor. Liz Bougatsos'un sesi her şarkıya kendi özel damgasını vururken; Latin ezgileri, Karayip ritmleri, doğu ve orta-doğuya özgü armoniler, Asya esintileri, modern elektro-funk dokunuşları vs. adeta resmî geçit yapıyor. Bir grubun tek bir albüm içinde bu kadar çok şekle girebilmesi, girdiği her şeklin (öyle ya da böyle) bir biçimde hakkını vermesi ve en nihayetinde ortaya koyduğu ürünü dağınık görünmeyen, kendi içinde bütünlüklü bir prodüksiyon olarak sunabilmesi gerçekten de önemli bir başarı. Elektronik müzikle ilgilenen herkesin ilgisini hak eden, mutlaka dinlenmesi gereken bir albüm. 9/10

1 Haziran 2011 Çarşamba

Best Music Videos Ever #3: Let Forever Be

Tüm zamanların en iyi elektronik müzik gruplarından The Chemical Brothers ile yine tüm zamanların en büyük gruplarından Oasis'in beyni Noel Gallagher'ın işbirliği olan muhteşem şarkının, şarkının kendisini bile aşan videosu. Michel Gondry isimli dehanın aklına nereden geldiğini bilmediğimiz, nasıl uygulandığına hayret ettiğimiz müthiş fikirleri ve efektleri..

The Chemical Brothers - Let Forever Be (1999)
Yönetmen: Michel Gondry


31 Mayıs 2011 Salı

Zokora, Barış Özbek, Sercan Kaya..

Zokora'yı belki de 5-6 senedir takip ediyorum, kendisiyle ilgili düşüncelerimi geçenlerde yazmıştım. Ön liberodan mücadele, hırs, fizik gücü, top kapma vb. şeyler bekliyorsanız dünyada bulabileceğiniz en iyi isimlerden biri. Ama kaptığı topları yanındakine vermekten başka şeyler de bekliyorsanız, boşuna beklersiniz. Sezon boyunca attığı kilit pasların sayısı 3'ü geçmez. Fenerlilerin beğenmediği Cristian'ın sahip olduğu oyun zekâsının bile ancak yarısına sahiptir. Ama yukarıda yazdığım diğer şeyleri o kadar iyi yapıyor ki, onlar konusunda Türkiye standartlarının üzerinde bir oyuncu. Ayrıca lider özellikleri de var. Maç içinde düşen arkadaşlarını hırsıyla canlandırdığına, sezon boyunca sıkça şahit olabiliriz. Bonservisi 5 milyon avroymuş. 31 yaşında bir oyuncu için çok görünebilir ama Zokora kıymetli bir isim. Performansı ile bu paranın hakkını verir diye düşünüyorum.

Barış Özbek hakkında fazla bir şey yazmaya gerek yok. Ahlâk denen erdemden zerre kadar nasiplenmemiş, tekniği zayıf ama inanılmaz koşan, düz bir oyuncu. Rotasyon elemanı olarak düşünülüyordur. Ama Barış Ataş'tan falan bir fazlası yok, sadece taraftarın gözünü boyamak için yapılmış bir transfer diye bakıyorum. İlk 11'de oynayamaz.

Sercan Kaya ise, Barış'tan on kat daha iyi bir transfer. Çok hızlı, çabuk, tekniği yeterli, pırpır bir oyuncu. Yaşı da çok genç. Orta sahanın ve forvetin sağında oynayabilir. Solda da sırıtmaz. Trabzon için iyi bir hamle. Burak'ın sağ açıkta yedeği olacaktır, Yattara'dan daha fazla şey verir takıma..

Best albums of 1992 (#2)


11. Morrissey - Your Arsenal (9)
12. The Afghan Whigs - Congregation (9)
13. Arrested Development - 3 Years, 5 Months & 2 Days in the Life of... (9)
14. Sugar - Copper Blue (9)
15. Red House Painters - Down Colourful Hill (9)
16. Cypress Hill - Cypress Hill (9)
17. Stereo MC's - Connected (9)
18. Lemonheads - It's a Shame About Ray (9)
19. Pigeonhed - Pigeonhed (9)
20. Spooky - Gargantuan (9)

Not: Albümleri indirmek için her birinin üzerine tıklayınız. Ölmüş link varsa, yorum kısmında bildiriniz.

29 Mayıs 2011 Pazar

Serdar Kesimal...

Fenerbahçe'nin, daha evvel kulübü ile söz kestiğini hepimiz duymuştuk ama Kayseripor'un millî stoperi Serdar Kesimal'ın kendisi ile henüz anlaşılmamıştı. Biraz önce onunla da 5 yıllığına anlaşıldığını öğrendik. Serdar, 2 yıl önce Kayseri'ye transfer olan Almanya kökenli bir oyuncu. Geçen yıl Eren Güngör'ün sakatlığında üzerine geçirdiği formayı 26 maç ıslatmıştı, bu sezon ise tamamı ilk 11'de olmak üzere 29 maçta oynadı. İki sezonda toplam 55 maçta 20 sarı kart görmesi, kendisiyle ilgili önemli bir kaygı oluşturuyor ama onun dışında ilk çırpıda söylenebilecek bir eksiği yok. Bilakis, daha da gelişmesi mümkün olan pek çok olumlu özelliğe sahip. Boyu uzun olmasına rağmen çabuk oluşu, bence en önemli artısı. Zaten günümüz futbolunda stoperlerde olması gereken en önemli özellikler çabukluk, yer tutuşu ve sezgi.. Serdar'da bunların hepsi yeter miktarda var ama 22.5 yaşında olduğu düşünülürse, gelişime ne kadar açık olduğu da takdir edilebilir. Fenerbahçe 11'inde direkt olarak oynayabilecek bir isim. Netice itibarıyla yanında Uruguay millî takımının kaptanı, 31 yaşında bir âbide görev yapacak. Ondan öğreneceği çok şeyi de yıllar içinde kendi futboluna ekleyecektir (elbette olumlu olanlarından bahsediyorum).

Yobo'nun uçuk sayılabilecek bonservisini muhtemelen Fenerbahçe ödemeyecek. Zaten Serdar da yedek dursun diye alınacak bir futbolcu değil, alıyorsan oynatman ve kendini geliştirmesi için fırsat vermen gerekir. Ama bence yedek olarak sadece Bekir yetmez, tecrübeli ve ayağı da fena olmayan bir alternatif daha lâzım. Ben Çağdaş Atan isminin çok uygun olduğunu düşünüyorum. Altay'dan tanıdığım, Beşiktaş yıllarında da beğendiğim, örneğin bir Gökhan Zan'dan çok daha iyi stoper olan Çağdaş, son 2-3 yıldır Avrupa terbiyesini de aldı ve 31 yaşına geldi. Yedek olarak ideal bir oyuncu olur kanaatindeyim.

Kesimal'ın maliyetine gelince, bence çok değil. Okan Alkan (neyse ki) 2 yıllığına kiralık olarak, İlhan ise bonservisi ile verilmiş. Bir oyuncu daha verilebilirmiş, yine kiralık.. Para olarak ise 2.5 milyon avro deniyor, aslını bilmiyorum. Eğer öyleyse, çok fena bir alışveriş değil Fenerbahçe için.. Hayırlı olsun.